Rabbımız bizim saçımıza sakalımıza velhasıl kelam zahirimize deyil içimize yani kalbimize nazar eder bakar.bakarsın kişiye zahir görünüşünde sünnete uygun sakalı sarığı cübbesi var ;fakatiçinde zerre kadar iman yok.Cennet sakalın, sarığın ,cübbenin,namazın,orucun,haccın karşılğı deyildir. cennet imanın karşılığıdır.nitekim ALEYHİSSELATU VESSELAM efendimiz:''Hiç kimse ameliyle cennete giremez buyurmuştur.''Cennet imanın karşılığıdır.imanın yeri kalp tir.Kalp ise nazargahtır.İlahi nazargah.Kişi içini düzeltmeden dışını düzeltemez düzeltsede taklitte kalır.yani bir değeri olmaz.
Nitekim efendimiz (s.a.v)''Vucutta bir et parçası vardır o hasta olursa bütün vucut hasta olur.O iyi olursa bütün vucut iyi olur.o et parçası ise kalptir''.buyurmuştur.yanı iç düzeltilmeden dışa şekil vermenin bir faydası olmaz.yanlız niyet halis olursa o müstesna.
Bize düşen hergün aynanın karşısına geçip saçımıza ,yüzümüze bakıp nazar ettiğimiz gibi kalbimi zede bakıp nazar etmemizdir.Ne hal üzere olduğumuzu anlamak hangi istikamet üzere gittiğimizi görmek için.sen kalbine bir bak ALLAH aşkı ve muhabbeti içinde ne derecede bu kıyas senin manevi halini sana göstermek için bir ip ucudur. DEVAM EDECEK......
ALLAH dostlarından birisi buyurmuşturki:Kişi Koyununu sevdiği kadar ALLAH'(c.c.)'ı sevse evliya olur.Burda anladığım kadarıyla koyundan maksat dünya metaı'dır.Yani dünya dır.Dünya'nın az bir nimetir.Kişi elinde bulunan sahip olduğu az bir dünya nime tini sevdiği kadar rabbini sevse evliya oluyor.İşte kurbanım kalp ehli,kalbin manevi doktoru olan bu ALLAH dostları olan veli evliya kullar böyle söylemişler.kendinden pay biç sen bilgisayarını sevdiğin kadar ALLAH'(C.C.)' sevsen evliya veli oluyorsun. Ne kadarda nankörüz rabbimize karşı bunca nimeti bizlere verdiği halde.Peki RABBİ miz bizden ne istiyor.Kurbanım RABBİMİZ bizden evvela kendisine ve kendisinin bizlere iman etmemizi istediği şeylere iman etmemizi istiyor.en başta iman gelir.insan iman etmeden iman etmenin gerektirdiği gibi yaşamadan müslüman olarak ölemiyor bile. İslam ve aşk birbirinden ayrılmayan iki önemli bileşendir.Bir kutsi hadiste RABBİ miz buyurmuşturki ''Ben aşık olunmayı murat ettim ve insanları yarattım''.İnsanın ya ratılış gayesi aşk tır.aşk olmadan ne kulluk oluyor nede amel.AŞK olmadan icra edilen bir müslümanlık ruhsuz bir cesedin hali gibidir.yani içi boştur.dünya üzerinde gelmiş geçmiş en büyük evliya,RESULULLAH aleyhisselatu vesselam efendimizin manevi derecesi en düşük olan sahabesinin atının ayağının tozu olamıyor.işte bu sahabe bu mertebeye çok amelle deyil aşk ve muhabbetle gelmiştir.peki kimin aşkıyla;evvela efendimiz ve bunun bir getirisi olan ALLAH aşkıyla mu kutsi ve çok yüksek makamlara ulaşmışlardır.DEVAM EDECEK.....
Konu: TASAVVUF KÖŞEMİZ 
Çarş. Eyl. 03, 2008 9:40 pm
