karaadilli forum
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


karaadilli-paylasım forum-paylaşımda son nokta
 
AnasayfakaraadilliGaleriLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek
Yazar Mesaj
45manisalı
admin admin
45manisalı

Erkek
Yaş : 43 Kayıt tarihi : 03/07/08 Mesaj Sayısı : 319 Nerden : manisa merkez
gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi Vide
MesajKonu: gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi I_icon_minitimePaz Eyl. 14, 2008 2:47 pm

gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi 1bebek
ÇOCUK SAHİBİ BİR AİLE OLMAYA HAZIR MISINIZ ?

--------------------------------------------------------------------------------

Çocuk sahibi olma kararı kimi zaman çiftleri karşı karşıya getiriyor. Anadolu Sağlık Merkezi’nden Uzman Psikolog Aslıhan Kurt, çiftlerin çocuk sahibi olma kararını birlikte alması ve bir bebeğe hazır olması konusunda fikir birliğinde olması gerektiğini belirterek merak edilenleri sizlerle paylaşıyor.

Çocuk sahibi olmaya karar verme aşamasında, evlilikte uyum noktasında önemli bir faktör. Evlilikle hayat çok değişmiyor ama çocuk sahibi olunca evlilikte bir değişim olması kaçınılmaz. Anadolu Sağlık Merkezi’nden Uzman Psikolog Aslıhan Kurt değişimi güzel bir örnekle açıklıyor: “Bir çift pistte tango yaparken, sırtlarında kabarık birer sırt çantası olduğunu düşünün. Uyumlu dans etmek zorlaşacaktır. Bazı figürleri yapamayacaklar, yeni bir takım hareketler geliştirmeleri gerecek, çok akrobatik olan hareketler yerine daha dengeli hareketleri tercih edecekler, kısacası bu yeni duruma göre danslarında uyumu sağlayacak bazı değişiklikler yapmaları gerecektir. Bu değişikliklerden sonra dansları eski dansları gibi olmayacaktır, ama yeni bir tarzda yine uyumlu olacaktır. Çocuk yapma kararı verildikten sonra artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır. Bu açıdan çiftlerin birbirini tanıyor olmasından çok, birbirlerinde meydana gelecek değişikleri algılamaya ne kadar niyetli ve becerikli oldukları, uyum için daha önemli olacaktır.”

Ortak karar alınmalı

Çocuk sahibi olma kararının alınmasında dikkat edilmesi gereken altın standartlar diye bir şey yok. Şu şu şartlar karşılandığında çocuk yapmak için en doğru zamandır diye bir şey söylemek de mümkün değil. Yine de sağlıklı bir karar için ne gerekiyorsa, çocuk yapma kararı için de aynı şeyler söylenebilir. Psikolog Aslıhan Kurt konuyla ilgili şunları söylüyor: “Bunlardan ilki, çocuk sahibi olmak çiftin hayatında önemli değişikler meydana getirecektir. Çiftin, hayatlarının iş, kariyer, ekonomik yapı, sosyal ilişkiler, iş bölüşümü vs. alanlarında meydana gelecek bu değişikliklerin farkında olmaları ve bunlarla ilgili gerçekçi bir değerlendirme yapmaları, kararlarının doğruluğunu etkileyecektir. İkincisi, bu kararın iki kişinin ortak kararı olmasıdır. Çiftlerin çocuk yapmak ile ilgili kişisel nedenleri aynı olmayacaktır. Ancak karar iki kişinin kararı olmalıdır. İkincisi, kişiler birbirlerinin çocuk yapma kararıyla ilgili nedenlerini bilmeli, birbirlerine bildirmelidirler. Üçüncüsü, çocuk yapmak istemenin gerçek nedeni, sadece bir çocuğa sahip olmak istemek olmalıdır. Bazı durumlarda çocuk yapma kararının altında, çocuğun yolunda gitmeyen ilişkiyi düzelteceği, ilişkiye bir değişiklik getireceği, ilişkiye heyecan katacağı gibi gerçekçi olmayan beklentilerin bulunduğu görülür. Bu durumda, çiftin bu gerçek nedenlerin farkında olması, bunları iyice değerlendirmesi ve mümkünse bu konularla ilgili çözüm yolları aramaları daha faydalı olacaktır. Bu sorunları çözümledikten sonra çocuk yapma kararlarını tekrar değerlendirebilir. En azından ikincil nedenleri bilerek, ve bunlara rağmen çocuk yapma kararı aldıklarının farkında olmalarında yarar vardır. Dördüncüsü, eşlerden birinin bu kararla ilgili tereddüdü veya şüpheleri varsa, bu karar iyice konuşulup tartışılmalıdır. Eğer bir çözüme ulaşılamıyorsa, çiftin birlikte bu kararlarını bir profesyonel (psikolog, aile danışmanı, psikiyatrist vs.) ile değerlendirmesinde fayda vardır. Bütün bunlara rağmen, şunu unutmamak gerekir ki bu kararın doğruluğu ya da yanlışlığından çok, bu kararı vermede kişilerin dayandıkları kişisel nedenlerin iki kişi tarafından da farkında olunması önemlidir. Çünkü ileride çiftin yaşantısında meydana gelecek kaçınılmaz değişiklikle ne kadar etkili bir şekilde başa çıkacakları, bu farkındalıklarının derecesine bağlıdır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
45manisalı
admin admin
45manisalı

Erkek
Yaş : 43 Kayıt tarihi : 03/07/08 Mesaj Sayısı : 319 Nerden : manisa merkez
gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi Vide
MesajKonu: BEBEK YAPMAK İÇİN ÇOK SEKS YAPMAK ŞART MI ? gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi I_icon_minitimePaz Eyl. 14, 2008 2:49 pm

gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi Gebelikplan
BEBEK YAPMAK İÇİN ÇOK SEKS YAPMAK ŞART MI ?
Anadolu Sağlık Merkezi Kadın Sağlığı Direktörü Prof. Dr. Aydın Arıcı ve Fertijin Kadın Sağlığı Merkezi'nin Direktörü Op. Dr. Seval Taşdemir, doğurganlık için kadın ve erkek nasıl seks yapmalı konusunu tartıştı.

Prof. Dr. Aydın Arıcı: "Her gün ilişkiye girmeyin, baba olma şansınız düşer"

Çocuk isteyen çiftler ne sıklıkta ilişkiye girmeli?

Çiftlerin hamilelik mucizesini gerçekleştirme şansı her ay yüzde 30'dur. Tabii ki düzenli ilişki kurmak kaydıyla... Düzenli demek, her fırsatta ilişki demek değil. Bir gün arayla ya da iki-üç günde bir, bu işin kararıdır. Yani her ilişkiden sonra bir gün tatil!

Her gün ilişkiye girerlerse ne olur?

Çok sık ilişkiye girildiği taktirde meninin hacmi ve sperm sayısı azalır.

Sekse çok ara vermek spermleri güçlendirir mi?

Çok ara vermek de sorun yaratır. İki hafta hiç ilişkiye girmedikten sonra gerçekleşen ilişkide, çıkan sperm sayıları yüksek olsa bile hareketlilik düşer.

Ayın hangi dönemleri çiftler için şans artıyor?

28 günde bir adet gören kadında 14. gün yumurtlama günüdür. Dolayısıyla 10. günden itibaren gün aşırı ilişki olması, hamilelik şansını en çok artıran tempodur.

Çocuk sahibi olmak isteyen çiftlere önerilen pozisyonlar oluyor mu?

Bir kere kadının rahminin pozisyonu önemlidir. Kadının üstte olduğu pozisyonda hamile kalmak daha zordur. Hamilelik isteniyorsa kadının kalça altına yastık koyması bile önerilebilir.

Doğurganlığı artıran yiyecekler var mı?

Organik gıdaları tavsiye ediyorum. Yenilecek gıdalar iyi yıkanmalı, sigaradan uzak kalınmalı. Çünkü günde bir paket sigara içenlerin menopozu üç yıl erkene çekiliyor, iki paket içenlerin ise beş yıl.

Kadın ve erkeğin ilişki öncesi yapmaması gereken birtakım şeyler var mı?

Çok sıcak banyo sperm üretimini azaltır. Çünkü testis ısıya hassastır. Özellikle sperm sayısı sınırda olan kişilerde zararlıdır.

Dr. Seval Taşdemir: "Köylerde her gün ilişkiye girenlerin sağlıklı çocukları var"

Çocuk isteyen çiftler ne sıklıkta ilişkiye girmeli?

Hamilelik için çiftlere haftada iki üç kere ilişkide bulunmalarını öneririz. Ama asla bir sınırlandırma da getiremeyiz, ilişki spontan olmalıdır. Sonuçta ilişki sıklığı anne baba olma şansını büyük ölçüde etkilemez.

Her gün ilişkiye girerlerse ne olur?

Hiçbir şey olmaz. Köylerde her gün ilişkiye giriyorlar, sağlıklı çocukları oluyor. Günlük ilişkiler her zaman sperm sayısını düşürmez.

Sekse çok ara vermek spermleri güçlendirir mi?

Günü geliyor çok ender, hatta yılda bir kez ilişkiyle bile insanlar çocuk sahibi olabiliyorlar.

Ayın hangi dönemleri çiftler için şans artıyor?

Sperm, kadının genital organlarında bir süre yaşar. 14. gün en riskli gün olarak söylense de bazen 20. günlere kadar gebelik riski sürer. Bu nedenle takvim metodu hiçbir zaman doğum kontrol yöntemi olarak işe yaramaz. Bu metodu kullananlar kazaya kurban giderler.

Çocuk sahibi olmak isteyen çiftlere önerilen pozisyonlar oluyor mu?

Pozisyonlar da çok önemli değildir. Yalnızca ilişkiden sonra bizim toplumumuzda vajinal duş çok yaygın, bunu önermiyoruz. Enfeksiyona davetiye çıkarıyor.

Doğurganlığı artıran yiyecekler var mı?

Tek yönlü beslenmenin yumurtlama üzerinde kötü etkisi var. Vejetaryenlerde kısırlık oranı yüksektir. Hayvansal proteinlerden de alınması şart.

Kadın ve erkeğin ilişki öncesi yapmaması gereken birtakım şeyler var mı?

Alkolün spermler üzerinde toksit etkisi vardır. Vajinal duşu, özellikle hamilelik beklenen ilişkilerde önermiyoruz.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
45manisalı
admin admin
45manisalı

Erkek
Yaş : 43 Kayıt tarihi : 03/07/08 Mesaj Sayısı : 319 Nerden : manisa merkez
gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi Vide
MesajKonu: BEBEK İSTEYENLER DOĞUM KONTROLÜNÜ NE ZAMAN BIRAKMALI gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi I_icon_minitimePaz Eyl. 14, 2008 2:51 pm

gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi Hamile_1
BEBEK İSTEYENLER DOĞUM KONTROLÜNÜ NE ZAMAN BIRAKMALI
Eğer prezervatif ve diyafram gibi doğum kontrol yöntemlerini uyguluyorsanız, bunları bırakır bırakmaz hamile kalabilirsiniz. Ancak diğer doğum kontrol yöntemlerinde doktorlar en az bir adet döneminin geçmesi gerektiğini savunuyorlar.

Doğum kontrol hapı:Bu hapları hamileliğinizden en az üç ay önce bırakmanız gerektiği gibi bazen bir ay da yeterli olabiliyor. Ayrıca bu hapları bıraktıktan sonra en az bir kez adet görmeniz gerekmektedir.

Rahim içi araç (RİA):Doğum kontrol yöntemlerindeki aynı yöntem RİA için de uygulanmalıdır. Bıraktıktan sonra en az bir kez adet görmelisiniz ve bu süreçte bariyer metodunu uygulamalısınız.

Sağlıklı ve formda kalmanın faydaları

Hamile kalmanızdan en az üç ay önce sağlıklı bir yaşam düzenini benimsemeniz hamile kalma şansını ve bebeğin sağlıklı doğmasını sağlayacaktır.

Sağlıklı bir diyet:Diyetinizi size rahatsızlık vermeyecek şekilde düzenleyebilirsiniz. Kepekli ekmek, pirinç ve patates gibi yiyecekler kaliteli karbonhidrat sağlarlar, kaymaksız süt ve düşük yağlı peyniri tercih edin, yemeklerde ayçiçek ve zeytinyağı kullanın. Bol miktarda meyve ve sebze yiyin. Suni yemeklerden kaçının ve öğün atlamayın.

Egzersizler:Haftada en az üç kez kalp atış hızınızı yükselten 20 dakikalık egzersizler yapmalısınız ve eşinizle beraber uygulayabileceğiniz bu egzersizler jogging, yüzme ya da jimnastik gibi hafif sporlar olmalıdır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
45manisalı
admin admin
45manisalı

Erkek
Yaş : 43 Kayıt tarihi : 03/07/08 Mesaj Sayısı : 319 Nerden : manisa merkez
gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi Vide
MesajKonu: BEBEK PLANLARIMI YAPIYORSUNUZ ? gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi I_icon_minitimePaz Eyl. 14, 2008 2:54 pm

BEBEK PLANLARIMI YAPIYORSUNUZ ?
gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi Planli_gebelik
Henüz çocuk istemiyor ama anne ya da baba olup olmayacağınızı da merak ediyorsanız yaptırabileceğiniz testler var.

Erkekte spermiyogram, kadında ise adetin 2’nci veya 3’üncü gününde PSH hormonuna baktırmak en temel doğurganlık testleri olarak kabul ediliyor.

Çocuk sahibi olmak isteyen çiftlerin bir yıl korunmasız ilişki sonrasında çocuk sahibi olamama durumu 'infertilite' olarak kabul ediliyor ve hekime başvurmak gerekiyor.

Belirti yoksa gerek yok

Ancak günümüzde insanlar doğurganlıklarının düzeylerinin ne olduğunu, kalıcı partnerleri olmadan, çocuk istemeden dahi merak edip, öğrenmek istiyor.

Olaya tıbbi olarak yaklaşıldığında, eğer hiçbir infertilite belirtisi yoksa herhangi bir test yaptırmak önerilmiyor ama kişi illaki merak ediyor ve öğrenmek istiyorsa da, erkekte ve kadında uygulanabilecek testler mevcut.

Erkekte spermiyogram, kadında ise adetin ikinci veya üçüncü gününde PSH hormonuna baktırmak en temel doğurganlık testleri olarak gösteriliyor.

Doğurganlık kapasiteleri farklı

İnsanların doğurganlık kapasiteleri birçok nedene bağlı olarak değişebiliyor.

Bir kadın üst üste hamile kalabiliyorken, bir diğeri hiç hamile kalamayabiliyor. Aynı şey erkekler için de geçerli ve spermin yapısı, hareketliliği, sayısı gibi birçok neden, doğurganlık seviyesini etkiliyor.

Ancak üzerinde durulması gereken konu, çocuk sahibi olmak için tek başına bir kadının doğurganlık kapasitesinin yeterli olmadığı ve erkekle kadının birlikte değerlendirilmesi gerektiği...

Aslında infertilite ya da çocuk sahibi olamama bir kesinlik durumu olarak ifade edilmiyor. Araştırmalar, infertilite teşhisi konmuş kişilerin üçte birine yakın kısmının zaman içinde çocuk sahibi olduğunu gösteriyor.

2-3 günlük cinsel perhiz

Çocuk sahibi olması için bir çiftin 3 faktöre ihtiyacı var. Bunlardan biri sperm, diğeri yumurta, üçüncüsü de spermle yumurtanın birleşmesini sağlayacak normal bir anatomik ortam. Bu da tüplerin açık veya kapalı olmasına bağlı.

Son olarak da embriyonun yapışıp gelişeceği normal bir rahmin olması gerekiyor. Doğurganlık testleri de bunlara bağlı olarak yapılıyor.

Erkekler için testlerin son derece basit olduğunu söyleyen Prof. Dr. Aydın Arıcı, sperm analizi sonucunda son derece geniş bir bilgiye ulaşmanın mümkün olduğunu belirterek, şu bilgileri veriyor:

"Bu testin 2-3 günlük bir cinsel perhizden sonra, yani en son ejakülasyonun (boşalmanın) üzerinden 2-3 gün geçtikten sonra yaptırılmasını öneriyoruz. Spermlerin hareketliliğine bakıyoruz ve en az yüzde 60’ının hareketli olmasını istiyoruz. En önemli faktörlerden biri de spermlerin şekli. Test için herhangi bir erkeğin spermine bakıldığında sperm hücresinde doğal olarak yüzde 40’a yakın şekil anormallikleri vardır. Çift başlıdır, çift kuyrukludur, iri başlıdır, küçük başlıdır, eksik kuyrukludur gibi... İşte bunların sayısı artarsa infertiliteye sebebiyet verirler. Sperm hacminin çok az ya da çok fazla olması da doğurganlığın zor olmasına neden olur."

Kadın testleri daha zor

Asıl üretkenliğin merkezi kadınlar olduğu için, onlara uygulanacak testler de biraz daha detaylı...

Kadınlarda öncelikle yumurtlama fonksiyonları araştırılıyor. Normal olarak her kadının 28 günlük adet döneminde 14’üncü gün yumurtlamanın gerçekleşmesi gerekiyor.

Bu noktada hormonal değişiklikleri saptamak için gerekli testler yapılıyor.

Testlerden ilki, adetin 3’üncü günü yapılan kan testi. Bu dönemde östrojen en düşük düzeye indiği için yumurtalıktaki yumurta rezervi kolaylıkla tespit edilebiliyor.

Adetin 3’üncü günü hem östrojene bakılıyor hem de yumurtalığın fonksiyonunu kontrol eden PSH hormon testi yapılıyor.

Ayrıca, yumurtlamayı da etkileyen, ama aslında göğüslerden süt üretimini kontrol eden prolaktin hormonu da test ediliyor.

Ayrıca hem genel sağlık açısından, hem de gebelik ve yumurtalık açısından son derece önemli bir hormon olan troid hormonuna, TSH’ya bakılıyor.

Prof. Arıcı, bunlara ek olarak 14’üncü gündeki yumurtlamadan bir hafta sonra yani 21’inci günde yumurtlama olup olmadığını anlamak için, progesteron hormonuna da bakılmasında yarar olduğunu hatırlatıyor.

Bu testler net bir şekilde yumurtlama fonksiyonunun normal olup olmadığını, yumurtalık rezervlerinin ne kadar kaldığını ve bu konuda yapılması gerekenleri açıklıyor.

Eğer bu noktalarda sorun tespit edildiyse de ilave olarak yapılması gereken bazı testler bulunuyor.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
45manisalı
admin admin
45manisalı

Erkek
Yaş : 43 Kayıt tarihi : 03/07/08 Mesaj Sayısı : 319 Nerden : manisa merkez
gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi Vide
MesajKonu: GEBELİK İÇİN GEÇ KALMAYIN ! gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi I_icon_minitimePaz Eyl. 14, 2008 2:56 pm

GEBELİK İÇİN GEÇ KALMAYIN !
gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi Hamilegeckalma
Yaşlı annelerin iri, düşük, ikiz doğum yapma ihtimali artarken, erkek çocuk sahibi olma ihtimali azalıyor

Yaşlı babaların yeni doğacak çocuklarında ise öğrenme kapasitesi düşüklüğü, cücelik ve erken yaşlanma riski artıyor. Yaşlı anne ve babaların yeni doğan çocuğunun sağlıksız olma riskinin, genç anne-babaların çocuklarına oranla yüksek olduğu belirtiliyor. Kayseri Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Selim Kurtoğlu, 33 yaşından büyük kadınların yumurta, 40 yaşından büyük erkeklerin spermlerinin de yaşla birlikte dejenerasyona uğramaya başladığını söylüyor.

Sağlıklı bebek şansı düşüyor

Çocuk sahibi olmak için ideal yaşları geçiren kişilerin çocuk sahibi olmaları kadar, çocuklarının sağlıklı olmasının da güçleştiğini belirten Prof. Dr. Selim Kurtoğlu, ABD'de 50 yılı aşkın süreden beri yeni doğan çocukları incelenen yaşlı anne ve babaların, genç anne ve babalara oranla, çocuklarının cücelikten, sağırlığa kadar birçok sağlık sorunuyla dünyaya geldiğini aktarıyor.

Yaş ilerledikçe erkek çocuk şansı azalıyor

Kurtoğlu, araştırmalarda, yaşlı annenin yeni doğan çocuklarının ikiz olma şansının yüksek, erkek çocuk sahibi olma ihtimalinin ise azaldığını kaydediyor. Yaşlı annenin, 4 kilonun üzerinde iri çocuk doğurma ve düşük yapma riski yaşadığını da ifade eden Kurtoğlu, "Yaşlı annenin yeni doğan çocuğu, kromozom hastalığı, sağırlık, şeker ve alzheimer hastalığına yakalanma riskini daha fazla yaşıyor" diye konuşuyor.

Yaşlı babanın yeni doğan çocuklarının ise özellikle büyüme sorunu ve çok sayıda hastalık tehlikesi ile karşı karşıya kaldığını aktaran Prof. Dr. Kurtoğlu, şu bilgileri veriyor:

"Bu hastalıklar içinde kol ve bacakların kısa olduğu cücelik (akondroplazia) ile erken yaşlanmanın (progeria) fazla olması dikkat çekiyor. Yaşlı babanın yeni doğan çocuğunun öğrenme kapasitesinin de genç babanın çocuğuna göre düşük olduğunu görüyoruz. Sinir sistemi, kas, kemik, kalp ve böbrek hastalıkları ile katarakt, göz tümörleri, yarık damakve yarık dudak gibi rahatsızlıklar, yaşlı babanın çocuğundaki diğer riskler olarak göze arpıyor."

Prof. Dr. Kurtoğlu, ideal doğum yaşını geçen kişilere çocuk sahibi olmayı önermediklerini, buna karşın çocuk sahibi olmada ısrar edenler için daha önce dünyaya gelen çocuktan yola çıkarak, özel araştırmalarla risk gruplarının belirlenebildiğini söylüyor.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
45manisalı
admin admin
45manisalı

Erkek
Yaş : 43 Kayıt tarihi : 03/07/08 Mesaj Sayısı : 319 Nerden : manisa merkez
gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi Vide
MesajKonu: GEBELİK NASIL OLUŞUR? gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi I_icon_minitimePaz Eyl. 14, 2008 2:59 pm

GEBELİK NASIL OLUŞUR?
gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi Preg1
Erkek çocukta, spermler testisler de (erkek yumurtalıkları) ergenlik çağının başlangıcı ile üretilmeye başlar.

Tüm spermler başlangıçta testislerin bir bölümünde hareketsiz bir şekilde depolanırlar. Daha sonra testislerin alt bölümüne geçen bir grup sperm orada olgunlaşarak hareketlilik kazanır ve özel kanallardan geçerek, çeşitli sıvılarla karışıp, cinsel ilişki esnasında vajinaya boşaltılan ejekulatı, (meni) (sperm+sıvı bileşimini) oluştururlar.

Erişkin çağında insanoğlunun her cinsel birleşmesinde vajinaya ortalama 2-2.5 mililitre hacminde (mililitrede ortalama 70 milyon sperm bulunan) ejekülat boşalır.

Tek bir spermin kadın yumurta hücresini dölleyeceği göz önünde bulundurulursa, her cinsel ilişkide 100-150 milyon spermin vajinaya bırakılması, yumurta hücresinin döllenme şansını arttırmak için olduğu açıktır.

Spermlerin büyük bir kısmı ilişki sonrası vajinadan dışarı dökülür. Küçük bir kısmı spermlerin yaşaması için uygun ortam olan servikal kanala.(rahim ağzındaki kanal) girmeyi başarabilir(şekil). Bunların bir kısmı servikal (rahim ağzı) kanal girintilerine, bir kısmı da rahim boşluğundaki girintilere takılıp hedefe ulaşamazken, bir kısmı da yumurta hücresinin yanından geçerek karın boşluğuna dökülür.

Kadının yumurtlama gününe denk gelen cinsel ilişkide 100-150 milyon adet olarak yola çıkan spermlerden yalnız 200 tanesi yumurta hücresine ulaşmayı başarır. Bunlardan sadece bir tanesi bu engelli yarışmayı kazanıp kadının yumurta hücresinin içine girip döllenmeyi gerçekleştirir.

Döllenen yumurta tüpler yolu ile rahim içine gelip rahim içini döşeyen, gebelik için tüm hazırlıklarını yapmış tabakaya (endometriyum) yuvalanır.

Bu yuvalanma esnasında bazen lekelenme tarzında, bazen de bir adet kanamasını miktar ve süre olarak taklit eden vajinal kanama olur. Her yuvalanma işlemi esnasında vajinal kanama olması beklenmez. Bu kanama hastanın doktora yanlış son adet tarihi beyan etmesine neden olur. Bu olaya halk arasında üste/üstüne görme olarak denir.

Unutulmamalıdır ki her cinsel ilişki hamilelik ile sonlanmaz. Normal sağlıklı çiftlerin korunmadan cinsel birlikteliği ile gebe kalma şansları ilk ay %25, ilk altı ay içinde %60, on iki ayda %80 ve 18 ay gibi bir süre içinde %90 dır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
45manisalı
admin admin
45manisalı

Erkek
Yaş : 43 Kayıt tarihi : 03/07/08 Mesaj Sayısı : 319 Nerden : manisa merkez
gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi Vide
MesajKonu: HAMİLE KALMADAN ÖNCE BİLİNMESİ GEREKENLER gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi I_icon_minitimePaz Eyl. 14, 2008 3:01 pm

gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi Hamile_kalma
HAMİLE KALMADAN ÖNCE BİLİNMESİ GEREKENLER
Pek çok kadın hamile kaldıktan sonra ilk defa doğum uzmanına baş vurmaktadır. Halbuki hamile kalmadan önce her iki eşin doktor kontrolünden geçmesi hamilelikte karşılaşılacak, hem anne hem de doğacak çocuğu etkileyebilecek pek çok problemin önüne geçebilir. Doğurma çağında olan ve yakın gelecekte hamile kalmayı planlayan kadınlar evlilik öncesi ve olağan sağlık kontrollerinde doğum kontrolü veya başka bir sebeple kadın hastalıkları ve doğum uzmanına baş vurduklarında bu konuyu gündeme getirmelidirler. Böyle bir kontrol sırasında baba adayı da muhakkak incelenmelidir. Zira pek çok kalıtımsal hastalıkta babadan geçiş önemli rol oynamaktadır. Konu önemli olmasına rağmen pek az anne ve baba adayı gebelik öncesi doktor kontrolünden geçmektedir. Bunun başlıca sebebi gebeliklerin genellikle planlanmamış olmasıdır. Halbuki hamileliği arzulayan çiftlerin en azından yarısı böyle bir kontrol sonrası alınacak önlemlerden faydalanacaklardır (örneğin hamilelik öncesi sigarayı bırakmak gibi).

Pek çok anne adayı doğum uzmanına adetleri geciktikten sonra hamile kaldıklarından şüphelenip baş vurmaktadırlar. Bu dönemde gebelik yaklaşık 3-6 haftalıktır. Gebeliğin en önemli dönemi ilk üç ay, yani ilk 12 haftadır. Bu dönemde ceninin temel organ taslaklarının oluşumu tamamlanır. Gebeliğin ilk üç ayında alınacak ve organ oluşumunu bozacak herhangi bir maddenin alınması veya hastalık geçirilmesi doğacak çocukta kalıcı ve hatta gebeliği sonlandırabilecek sakatlıkların gelişmesine yol açabilir. Gebeliğin ilk 3 ayının sonuna doğru maruz kalınan olumsuz etkiler çocuğun sakatlıklarla doğma riskini artırır. Bu dönemin ilk haftalarında bu etkilere maruz kalma ceninde yaşamla bağdaşmayacak bozukluklara neden olacağından hamilelik genellikle düşükle sonlanır. Yukarıda bahsettiğim gibi pek çok anne adayının doğum uzmanına hamileliğin en erken 5-6. haftasında baş vurduğunu düşünürsek, bu kişilere yardımcı olma olanağını önemli ölçüde kaçırmaktayız. Bu sebeple hamilelik öncesi doktor kontrolünün önemi büyüktür.

Anne adayı teşhis edilmiş hastalıklarını doktora bildirilmesi çok önemlidir. Zira bazı hastalıkların gebelik öncesi tam olarak kontrol altına alınması daha sonra oluşabilecek pek çok sorunun önüne geçebilir. Bu hastalıklardan başlıcası şeker hastalığıdır. Tedavi görmediğinden dolayı, şekeri yüksek olduğu sırada hamile kalan kadınların çocuklarında doğumsal sakatlık riski önemli ölçüde artar. Ayrıca şeker hastalığında kullanılan ve ağızdan alınan bazı ilaçların güvenliği anne ve cenin açısından onaylanmıştır. Bu yüzden hamile kalmayı planlayan şeker hastası anne adayları ağızdan alınan ilaçların yerine insülin hormon tedavisine geçmelidirler. Kan pıhtılaşmasını önleyen 'warfarin' (kumadin) adındaki ilaç da ceninin gelişimi açısından tehlikelidir. Bu ilacı kullanan anne adayları hamile kalmadan önce güvenilir olan heparin tedavisine geçmelidir. Kural olarak hamileliğin planlandığı dönemde alınan bütün ilaçlar, doktora danışılmalı, ceninin gelişimini olumsuz yönde etkileyecek hiçbir ilaç kullanılmamalıdır.

Lupus bir romatizmal hastalık olup zaman zaman şiddetinde artış görülür. Hastalığın alevlendiği dönemde hamile kalan anne adaylarında, gerek hastalığın seyri, gerekse hamileliğin seyri çok olumsuzdur. Hatta hem anne hem de cenin için hayati tehlike söz konusu olabilir. Bu yüzden bu kişilerin hamile kalmadan önce en az 6 ay hastalıksız bir dönem geçirmiş olması önerilir.

Sara hastalığının (epilepsi) tedavisinde kullanılan ilaçlar doğacak çocukta doğumsal sakatlık riskini artırır. Bu sebeple sara hastası olan annelerin hamile kalmadan önce mutlaka sinir hastalıkları uzmanı tarafından görülmesi ve tedaviye en az sayıda ve en düşük doz ilaç ile devam edilmesi lazımdır.

Tiroid hastası olan anne adaylarının hamilelikleri sırasında hastalıklarının kontrolü önemlidir. Tiroid hormonun yüksek veya düşük olması hamileliği kaybetme riskini arttırır. Ayrıca hamilelik döneminde tiroid hormon düzeyi düşük olan annelerin çocuklarının zeka gelişimi sağlıklı annelerin çocuklarına göre daha düşüktür.

Astım hastalığının teşhisi ve kontrol altına alınması hamile kalmayı planlayan anne adayları için çok önemlidir.Zira hamilelik durumu, hastaların yaklaşık üçte birinde astımın seyrini kötüleştirir. Astım hastalığında hastaların solunum yollarında geçici olarak daralma olur. Bu daralma şiddetli olursa annenin kanındaki oksijen düzeyi düşer. Dolayısıyla fetusa giden oksijen miktarı da azalacağından doğacak çocukta beyin hasarına kadar varabilecek sakatlıklar görülebilir. Astım hastalığı teşhisi konmuş anne adaylarının hamilelik öncesi en uygun tedaviye başlanması ve astım nöbet sıklığının en aza indirilmesi hatta tamamen önlenmesi amaçlanmalıdır.

Hamilelik bazı kalp hastalıklarının seyrini de kötüleştirebilir. Hatta bazı kalp hastaları için hamilelik hayati tehlike yaratır. Bu sebeple kalp hastalığı teşhisi konmuş veya muayenede bu doğrultuda bulguları olan anne adaylarının gebelik öncesi tetkikleri, gebeliği kaldırabilip kaldıramayacaklarının bilinmesi çok önemlidir. Eğer gebelik hayati tehlike teşkil ediyorsa bu hastalara doğum kontrolü tavsiye edilmesi veya ancak gerekli tedbirler alındıktan ve anne adayı gebeliğin kendilerine getireceği riskleri anladıktan sonra hamileliğe müsaade edilmelidir.

Aynı şekilde böbrek yetmezliği de gebeliği olumsuz yönde etkiler. Ayrıca gebelik durumu böbrek yetmezliği olan hastaların durumunu kalıcı olarak kötüleştirebilir. Bu sebeple böbrek yetmezliği olan anne adayları hamilelik öncesi tetkik edilmelidir. Böbrek yetmezliği ileri boyutta ise hamilelik tavsiye edilmez. Fakat seçim, gebeliğin getirdiği riskleri anlıyor ve kabul ediyorsa anne adayına bırakılmalıdır.

Yüksek tansiyonun gebeliğin gidiiatına pek çok olumsuz etkisi vardır. Bu sebeple bu tür hastalar gebelikleri boyunca yakından takip edilmelidirler. Ayrıca gebelikten önce yüksek tansiyon teşhisi konmuş anne adaylarının kullandığı bazı ilaçlar ceninin gelişimini olumsuz olarak etkiler. Bu tip ilaçları kullanan annelerin tedavisinin gebe kalmadan önce yeniden düzenlenmesi ve gebelik için güvenilir bir tedaviye geçilmesi gerekir.

Gebeliğin erken dönemlerinde geçirilebilecek bazı bulaşıcı hastalıklar düşüklere ve hatta doğumsal sakatlıklara neden olabilir. Bu tip hastalıkları geçirmekte olan annelere hamile kalmaları tavsiye edilmez. Hatta böyle bir riski önlemek için kızamıkçık, suçiçeği, sarılık gibi bazı hastalıkları geçirmemiş veya bu hastalıklara karşı aşılanmamış anne adaylarına gebelik öncesi aşı yapılabilir. Su çiçeği ve kızamıkçık etkeni içeren aşılardan sonra 3 ay hamile kalınmamalıdır. Ayrıca hamileliğin planlandığı dönemlerde, söz konusu bulaşıcı hastalıklardan sakınmak amacıyla, anne adayları hayvan ve özellikle kedi dışkısına maruz kalmaktan sakınmalı (örneğin ev kedilerinin dışkıladığı kumu temizlemek gibi), pastörize edilmemiş peynirleri yememeleri (rokfor ve benzeri peynirler dahil), çiğ sebze ve etlerden kaçınmaları (sushi gibi), bahçe ile uğraşırken eldiven giymeleri tavsiye olunur. Yine aynı sebeple bu dönemde anne adayları, ateşli hastalık geçiren çocukların yanına yaklaşmamalıdır. Bu durum özellikle okul ve kreş gibi yerlerde çalışan anneler için daha büyük önem taşır.

Hamile kalmayı planlayan bütün anne baba adayları, AIDS hastalığının etkeni olan HIV için test edilmelidir. Bu virüsü taşıyan hastalar gebelikleri boyunca uygun tedaviyi alır ve doğum uygun şartlar altında gerçekleştirilirse doğacak çocuğa hastalığın geçiş riski %1 den azdır.

Sarılık etkenlerinden biri olan Hepatit virüsü taşıyan anne adaylarının tespiti de önemlidir. Zira doğum sonrası bu annelerin bebeklerinin aşılanması hastalığın geçişini önleyecektir.

Hamilelik öncesi sigara, alkol ve diğer madde bağımlılıkların da gündeme getirilmesi lazımdır. Bu tip bağımlılıklardan kurtulmak hem doğacak çocuğun hem de annenin sağlığı açısından son derece önemlidir.

Anne ve babada olabilecek kalıtımsal hastalıkların tespiti doğacak çocukta da bu hastalığın görülme olasılığını tespit etme açısından çok önemlidir. Kimi durumlarda ebeveynlerden biri hastalığın sadece taşıyıcısı olabilir. Bu durumda ebeveynin kendinde veya çocuğunda hastalık görülmez. Fakat her iki ebeveyn de o hastalığın taşıyıcısı ise çocuğun hasta doğma riski vardır.

Kimi kalıtımsal hastalıklar belli ırklarda daha sık görülür ve taşıyıcılarının sıklığı fazladır (örneğin Akdeniz havzasında yaşayan halklarda Akdeniz kansızlığı sıktır). Dolayısıyla taşıyıcıların sık olduğu toplumlar, bazı hastalıkların taşıyıcılık durumunu tespit açısından taranabilirler. Ebeveynlerin taşıyıcılık durumunun önceden bilinmesi, doğacak çocukta hastalık görülme ihtimalinin önceden saptanmasını sağlar. Anne, baba adayı ve doktorları bu bilgiler ışığında gebeliğe karar verip, gerekli tedbirleri alabilirler.

Kalıtımsal hastalık taşıyıcıların tespitinde, ailenin diğer fertlerinde herhangi bir kalıtımsal hastalığın görülüp görülmediğinin bilinmesi de yardımcı olur. Bu yüzden aile fertleri hakkında detaylı bilgi verilmesi ve hatta gereken durumlarda fotoğraflarının temini, doğum öncesi kalıtımsal hastalık riskinin tahmininde yol gösterici olabilir.

Eğer planlanan hamilelik ilk değilse, daha önceki gebeliklerde karşılaşılmış sorunların bilinmesi daha sonra ki gebelilerde bu sorunlara karşı alınacak tedbirlerin planlanmasına yardımcı olacaktır. Örneğin 2’den fazla düşük olmuşsa anne ve babanın genetik açıdan tetkiki düşüklerin kalıtımsal olduğunu gösterebilir. Tekrarlayan düşüklerin başka bir sebebi de, annede kanın pıhtılaşmaya normalden fazla yatkın olmasıdır. Hamilelik öncesi pıhtılaşmayı engelleyecek bir tedavinin başlaması bu nedenle oluşabilecek gebelik kayıplarını engelleyecektir.

Hamileliği planlayan anne adayı gıdasına da önem göstermelidir. Gebelik öncesi bazı vitaminler bazı doğumsal sakatlıkları önleyecektir. Örneğin folik asit isimli vitaminin gebeliğin ilk haftalarında alınmasının, omurilik ile ilgili doğumsal sakatlıkları yaklaşık % 50 azalttığı gösterilmiştir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
45manisalı
admin admin
45manisalı

Erkek
Yaş : 43 Kayıt tarihi : 03/07/08 Mesaj Sayısı : 319 Nerden : manisa merkez
gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi Vide
MesajKonu: HAMİLE KALMAK İSTEYENLERE ÖNERİLER gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi I_icon_minitimePaz Eyl. 14, 2008 3:04 pm

gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi Hamile_5
HAMİLE KALMAK İSTEYENLERE ÖNERİLER
İstediğiniz zaman hamile kalamamış olmanız mutlaka bir probleminiz olduğunu göstermez. Çiftlerin %80'i bir yıl deneme sonunda, %10'u ise ikinci yılın sonunda hamile kalmayı başarabiliyorlar.

Yumurtlama döneminizi hesaplayın.

Eğer bebek sahibi olmak istiyorsanız, yumurtlama döneminizi bilmeniz size yardımcı olacaktır.Böylece hamile kalabilme şansınız yükselecektir.

Bazal Vücut Isınızı kontrol edin

Yumurtlama döneminde,hormonal değişiklikler sebebiyle,vücut sıcaklığınızda 0,5 ile 1,6 derece arasında artışlar görülür.

Yumurtlama olduktan sonra vücut ısısı önce hafifçe düşer, progesteron hormonu salgısıyla birlikte tekrar yükselir. Böylece hamile kalma ihtimalinizin düşük ve yüksek olduğu günleri belirleyebilirsiniz.

Hamile kalmak istediğiniz günden itibaren vücut sıcaklığınızı düzenli şekilde ölçüp not edin.Böylece her ay hangi günlerde doğurganlığınızın arttığını öğrenmiş olursunuz.

Bazal vücut ısısı sabah uykudan uyanıldığında ölçülmelidir. Dereceyi dilinizin altına yerleştirip 5 dakika bekleyin.(Eğer dijital dereceyse sinyal sesini bekleyin)

Kilonuza dikkat edin

Normal kiloda olmanız hem hamile kalmanızı kolaylaştıracak hem de rahat bir hamilelik dönemi geçirmenizi sağlayacaktır.

Sıkı giyecekler giymeyin (Erkekler için)

Sıkı giyecekler yüksek ısıya sebep olduğundan sağlıklı sperm gelişimini engellemektedir. Aynı olay uzun süre kalınan sıcak banyo için de geçerlidir.

-Folik Acid

Günde 400 mcg. Folik Acid alın.

-Alkolden ve sigaradan uzak durun

Yapylan araştırmalar,alkol ve sigaranın kadın doğurganlığını %50 azalttığını ve erkeğin sperm kalitesini ve sayısını düşürdüğünü ortaya koymaktadır.

Stresden uzak durun.

Stres doğurganlığı olmsuz yönde etkilemektedir.

Pozisyonun önemi

Bilimsel olarak tam olarak ispatlanmamış olsa da,erkeğin üstte olduğu pozisyonun spermin rahime daha kolay yerleşmesini sağladığı görüşü yaygındır. Ayrıca ilişkiden sonra kadının hemen kalkmayıp bir süre yatakta sırt üstü yatması da tavsiye edilir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
45manisalı
admin admin
45manisalı

Erkek
Yaş : 43 Kayıt tarihi : 03/07/08 Mesaj Sayısı : 319 Nerden : manisa merkez
gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi Vide
MesajKonu: HAMİLELİK DÖNEMİNE NASIL HAZIRLANMALI? gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi I_icon_minitimePaz Eyl. 14, 2008 3:06 pm

gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi Hamilehazirlik
HAMİLELİK DÖNEMİNE NASIL HAZIRLANMALI?
Bebek sahibi olmaya karar verdiğinizde bunun önemli bir hazırlık dönemi geçirmeniz gerektiği anlamına geldiğini bilmelisiniz. Bu hazırlık dönemini nasıl mı geçirmeli? İşte size önerilerimiz...

Doğumun zamanlaması

Anne ve baba olmaya kesin olarak karar verdiğinizde bunu en az bir yıl öncesinden planlamalısınız. Özellikle son üç ay en sağlıklı olmayı gerektiren dönemdir. Bunun dışında hayatınızdaki bazı faaliyetleri düzenlemeniz gerekebilir. Örneğin evinizi taşımaya karar verdiğinizde ya da işiniz nedeniyle evden uzakta kalmanız söz konusuysa bunu bebeğin geliş dönemiyle çakıştırmayı göze alamazsınız. Bazı aileler bebeklerinin yaz mevsiminde mi yoksa kış mevsiminde mi doğması konusunu bile önceden planlarlar. Bilindiği gibi eğitim kurumlarının çoğu eğitim dönemlerine sonbaharda başlamaktadır bu da çocuğun yaz mevsiminde doğması halinde daha erken yani kışın doğan kendilerinden daha gelişmiş çocuklara göre akademik başarılarının daha düşük olduğu saptanmıştır. Giderek daha fazla anne bebeklerini 30"lu yaşlardan sonra dünyaya getirmektedir. Son yıllarda kadınların sağlıkları önemli ölçüde geliştiği için geç yaşlarda hamile kalan kadınların durumu önceki nesiller kadar risk taşımamaktadır. Ancak hamileliği otuzlu yaşlarda gerçekleşen kadınlar hamile kalabilmek için en az altı ay beklemekte, halbuki 25 yaşlarındaki kadınlar için bu dönem sadece 4 aydır.

Düzenli olarak alabileceğiniz sağlık önlemleri

Sigara:Hamilelik sırasında doğrudan ya da pasif olarak sigara içmeniz bebeğe zararlı olacağından ve sigaranın erkeklerde sprem sayısını azaltıcı bir etkisi olduğundan sigarayı kesinlikle bırakmalısınız.

Alkol:Anne adayları haftada beş bardaktan fazla, baba adayları ise haftada on bardaktan fazla alkol almamalıdırlar. Çünkü alkol hem yumurtalığa hem de spermlere zarar vermektedir.

İlaçlar ve tıbbi tedavi:İlaçlar doğurganlığı etkiler. Örneğin kenevir erkeklerde sperm üretimini düşürür. Düzenli ilaç alınıyorsa doktorunuzdan bu konuda öneri almalısınız.

Hamilelik öncesi kontrol:Hamilelik planını uygulamadan ilk önce kızamıkçık aşısı olup olmadığınızı kontrol edin ve "smear " testi ile rahim kontrolü yaptırın ve diğer kontroller için de doktorunuzla görüşün.

Çevresel faktörler:Hamile kalmaya karar verip doğum kontrol yöntemini bıraktıktan sonra X ışınlarından, sıcak saunalardan ve birçok bahçe ve eviçi ürünlerinde bulunabilen PCB"den uzak durun.

Genetik danışmanlık:Ailenizde sistik fibrosis, thalassaemia, miyopatik kas astrofisi ve hemofili gibi kalıtımsal hastalıklar olup olmadığını bir tıp merkezinde kontrol ettirin. Genetik danışmanlar aile geçmişinizi araştırarak, geçmiş nesillerden gelen bir kalıtsal hastalık olup olmadığını size açıklar. Baskın bir genden bebeğinizin bundan etkilenmesi yarı yarıya olup, resesif bir gende ise bu oran dörtte birdir.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
45manisalı
admin admin
45manisalı

Erkek
Yaş : 43 Kayıt tarihi : 03/07/08 Mesaj Sayısı : 319 Nerden : manisa merkez
gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi Vide
MesajKonu: HAMİLELİK ÖNCESİ BAKIM gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi I_icon_minitimePaz Eyl. 14, 2008 3:08 pm

gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi Hamile_7
HAMİLELİK ÖNCESİ BAKIM
Sağlıklı bir bebek dünyaya getirmek her anne ve babanın özlemidir. Gebeliğin ilk adımı ve en doğru yolu onu önceden tasarlamaktır. Konuyla ilgili olarak yeterli bilgiye sahipseniz hamile kalma olasılığınızda artabilir ve daha rahat bir hamilelik dönemi geçirirsiniz. Anne adaylarının hamilelik dönemini sorunsuz geçirmeleri ve sağlıklı bir bebek dünyaya getirmeleri için hamilelikten öncede bir takım kontrollerin yapılması gerekir. Hamilelik öncesi nelere dikkat etmeliyiz, neleri gözden geçirmeliyiz?.

GEBELİK ÖNCESİ BAKIM ve YAPILMASI GEREKEN TESTLER ;

Gebelik takibinde amaç, annenin problemsiz bir gebelik geçirmesini ve sağlıklı bir bebek doğurmasını sağlamaktır. Bu nedenle gebelik oluşmadan önce anne adayının tıbbi, sosyal açılardan ve maruz kaldığı çevresel faktörler yönünden değerlendirmesini yapmak gerekir.

Yaşam Tarzı

Sigara, alkol kullanımı, herhangi bir nedenle alınan ilaçlar sorgulanmalıdır. Bunlar gebelikte zararlı olabileceği gibi, gebelik oluşmasını geciktirici yönde de etki yapabilirler.

Laboratuar Testleri ;

Gebelik Öncesi Yapılması Önerilen Testler ;

1- TSH
2- Tam kan sayımı
3- Kan grubu
4- Antikor testleri: a- Rubella (kızamıkçık)
b- Su çiçeği
c- Hepatit

TSH: Tiroid bezi (guatr) ile ilgili bir problem olup olmadığının araştırılması açısından en basit testtir.

Tam kan sayımı ve kan grubu: Anemi olup olmadığının saptanması açısından önemlidir. Anemi varsa gebelikten önce araştırılmalıdır.

Kan grubu tayini de önemli ve kan uyuşmazlığı olup olmadığının belirlenmesi için gereklidir.

Antikor testleri: Anne adayının geçirdiği hastalıkların araştırılmasına yöneliktir.

Rubella (kızamıkçık) gebeliğin ilk 3 ayında geçirildiğinde fetal ölüm veya fetusta kalb, sinir sistemi, göz ve işitme ile ilgili ciddi anomalilere neden olabilir. Kızamıkçık infeksiyonunun 1/3'ü sessiz seyreder ve tanı konulamaz. 1969 yılından itibaren aşının kullanıma girmesiyle oldukça azalmıştır. Hastalık geçirmemiş anne adaylarının gebe kalmadan aşılanmaları önerilmelidir. Canlı virüs aşısıdır ve aşı yapıldıktan sonra 3 ay gebe kalmamaları gerekmektedir.

Su çiçeği çok bulaşıcı bir virüstür. Genellikle çocukluk çağında geçirilir ve yaşam boyu bağışıklık bırakır. Eğer gebe bir kadın ilk 3 ayda su çiçeği geçirirse bebekte anomali olasılığı artmaktadır. Bağışık olmayan anne adaylarının aşılanmasında yarar vardır. Aşı iki dozda ve 4-8 hafta ara ile yapılmaktadır. Son aşıdan sonra en az 1 ay korunmalı ve gebe kalınmamalıdır.

Hepatit: Tüm gebelerde hepatit B taraması gereklidir. Hepatit B taşıyıcısı olan annelerden bebeklerine geçiş olasılığı yüksektir. Hepatit B taşıyıcı gebelerin bebeklerine doğumdan sonraki 12 saatte aşı ve koruyucu immün globulin yapılmalıdır.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek

gebelikle ilgili(çoçuk sahibi olma) genel bilgi

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var: Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
karaadilli forum :: genel :: sağlık -

Turkish en iyi site arama zambazingosu
Turkish en iyi site arama zambazingosu
Web Stats Webmasterim.Com
ERP Tekstil Omax


Limitsiz Forum
Yetkinforum.com | ©phpBB | Bedava yardımlaşma forumu | Suistimalı göstermek | Son tartışmalar